AKP Hükümeti, Meclis’e getirdiği
bir torba yasayla, Osmanlı’nın Reji idaresini, Türkiye’ye yerleştirecek olan
süreci tamamlıyor. Turgut Özal, Kemal Derviş ve 15 yıllık AKP
uygulamalarından sonra, bugün son nokta konuyor. TEKEL’e elkoyan uluslararası
tütün tekellerinin isteği doğrultusunda bir yasa çıkarılıyor. Torba Yasa’nın
68.Maddesi; ‘yasaya uymayan’ sarmalık
kıyılmış tütün üreticilerine, ağır para ve hapis cezaları getiriliyor.
Herhangi bir tütün tüccarıyla (tütün işlemeciliği tümüyle yabancı şirketlerin
eline geçtiği için bunlara tüccar değil, şirket taşeronu demek daha doğru)
sözleşmesi olmayan üretici; tütün ekemeyecek, satamayacak, satın alamayacak,
satışa hazırlayamayacak, taşıyamayacak ve bulunduramayacak. Bunlardan birini
bile yapan 3 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılacak.
Tütün
Rejisi
Avrupalılar,
19.Yüzyıl’ın ikinci yarısında; devlet bütçesinin önemli kaynaklarına
alacaklarına karşılık el koymuştu. 1883 yılında Tütün Rejisi adıyla bir şirket kurarak tütünde tekel
oluşturmuşlardı.
Reji, tütün üreticisi köylülerin karşısına tek alıcı
olarak çıkıyor ve düşük fiyatlarla tütün alıyordu. Reji İdaresi, daha sonra
aldığı tütünün işlemesini de kendisi yapmaya başlamıştı. Atatürk’ün, üretici köylü üzerindeki kabus olarak nitelendirdiği
Reji, tam anlamıyla bir ‘devlet içinde
devlet’ yapılanmasıydı.
Reji’nin
Yaptıkları
Yetiştirdiği
tütünle geçinemez duruma gelen köylüler, Reji
İdaresi ile ilişkiye geçmeden kaçak tütün ekmeye başladı. Reji, bunun
üzerine, hükümete bir yasa kabul ettirerek tütün ekimini denetimi altına aldı
ve kendi silahlı gücünü (Reji kolcuları) oluşturdu.
Yasadan aldığı güçle köylüler üzerine şiddet uygulamaya
başladı. Reji kolcuları, kırk yıl
içinde tütünle geçinen 20 bin Türk köylüsünü öldürdü. Bugün severek dinlenen bir
Bodrum türküsü olan “Çökertme Türküsü”,
Reji kolcuları tarafından öldürülen Çökertmeli
Halil’in acılı anısına yakılmıştı.
Cumhuriyet
Reji uygulamaları yani tütündeki soygun düzeni ancak
Kurtuluş Savaşı’ndan sonra kurulan Cumhuriyet Hükümeti tarafından, 1925’de
ortadan kaldırıldı. Türk tütününü değerlendirmek üzere ulusal niteliğiyle TEKEL
kuruldu. TEKEL, kısa bir sürede büyük bir güce ulaştı ve 70 yıl Türkiye
Cumhuriyeti’nin bütçesine büyük boyutlu kaynak aktardı.
Reji
Düzenine Dönüş
Türkiye’de sigara
ve tütün dışalımı Turgut Özal
döneminde serbest bırakıldı. 57.Ecevit Hükümeti’nin Kemal Derviş’in dayatmasıyla çıkardığı, 59.AKP Hükümeti’nin
uygulamasını yaptığı Tütün Yasası;
tütün ekim alanlarını daralttı ve belli bölgelerle sınırladı. Bu sınırlar
dışında ekim yapan köylüye ve ekimi ihbar etmeyen muhtara hapis cezası
getirildi. Kovuşturma yapma görevini de Türk jandarmasına verdi. Bu yasayla,
Türk Jandarması Reji Kolcusu konumuna
getirildi.
AKP, TEKEL’i parçalara ayırarak yalnızca fabrikalarını
değil, korunması gereken tarihi binalarıyla birlikte ve Eyüp Aşık’ın söylemiyle, ‘çöpüne
dek’ sattı.
Türk
Tütünü
Endemik (yöreye özgü) olan ve yüksek niteliğiyle tüm
dünyada ün yapan Türk tütünü, büyük oranda ortadan kalktı. Çok dar bir alanda
ve belirlenen birkaç yerde ekiliyordu. Türk tütünü yerine artık Virjinya tütünü
işleniyor. TEKEL’in yabancılara satılmasından sonra, raflarda Türk sigarası
kalmadı. Yüksek bedellerle yabancı markalı sigaralar satılıyor.
Torba
Yasa ve 68.Madde
AKP Hükümeti,
Meclis’e getirdiği torba yasayla, Osmanlı’nın Reji idaresini, Türkiye’ye
yerleştirecek olan süreci tamamlıyor. Özal,
Kemal Derviş ve 15 yıllık AKP
uygulamalarından sonra, bugün son nokta konuyor. TEKEL’e elkoyan uluslararası
tütün tekellerinin isteği doğrultusunda yasa çıkarılıyor.
Sınırlı
alanlara az miktarda ekilen Türk tütününün ekimi, yasaya konan dolambaçlı
yöntemlerle tümüyle ortadan kaldırılıyor. Bunu, işgal kuvvetleri değil, ülkenin
‘meclisi’ yapıyor.
Torba Yasa’nın 68. Maddesi, ‘yasaya uymayan’ sarmalık
kıyılmış tütün üreticilerine, ağır para ve hapis cezaları getiriliyor. Herhangi
bir tütün tüccarıyla (tütün işlemeciliği tümüyle yabancı şirketlerin eline
geçtiği için bunlara tüccar değil, şirket taşeronu demek daha doğru) sözleşmesi
olmayan üretici; tütün ekemeyecek, satamayacak, satın alamayacak, satışa
hazırlayamayacak, taşıyamayacak ve bulunduramayacak. Bunlardan birini bile
yapan 3 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılacak.
Osmanlıya
Dönüş
Anadolu’nun
çilekeş halkı; yüzyıl aradan sonra ve büyük bir özveriyle kurtuluşunu
sağladıktan sonra, acı çekeceği bir döneme giriyor. Ülke, yeniden İngilizlerle
birlikte hareket eden Damat Ferit anlayışıyla yönetiliyor. Dış isteklerin biçim
verdiği yasalar çıkarılıyor. Yüz yıl öncesindeki Reji sözleşmeleri, karbon
kağıdıyla kopyalanmış gibi gündeme geliyor. Üstelik bunu “Gazi Meclis” yapıyor.
Böyle bir yasayı, ancak işgal kuvvetleri, o da çekinerek
getirebilir. Türkiye, gizli işgal olgusunu yaşıyor ve iliklerine dek
sömürülüyor.
Bugün tütünü yasaklayan yarın fındığı çayı buğdayı zeytini yasaklar gerçi bi çoğunda kota var belli kg dan fazlasını almıyor devlet
YanıtlaSilSigara tiryakiliği esrar düşkünlüğünü dönüşmüş durumda sanki.Ne oldu bizim tiryakilerin Samsun, Maltepe sigaralarina? Hiç düşünmezler mi?Sigâra içenler verdikleri paralarla hem emperyalist ağa babalarını ve ödedikleri vergilerle onların yerli işbirlikçisi AKP hükümetine kaynak yaratmaktadır!!!
YanıtlaSilHARİKA BİR ARŞİV... ÇOK MUTLUYUM.
YanıtlaSil